16 Temmuz 2016 Cumartesi

Wattpad Sorunsalı



Herkese yeniden merhaba. Bugün uzun zamandır beni epey rahatsız eden birkaç konu üzerinde konuşmak istiyorum.

Kitapseverler olarak birçoğumuz Wattpad platformundan haberdarızdır sanırım. Bilmeyen için de Wattpad dünya genelindeki büyük bir hikâye paylaşma platformu. Pek çok dilde, farklı türlerde ve yazım tarzlarında binlerce hikâye bulunuyor.

Türkiye’de de bu platform aniden popüler olmaya başladı. Başlarda elbette ki çok güzel geliyor insana. Ücretsiz kitap okuyabilmek hele de Türkiye’deki kitap fiyatları düşünülünce özellikle öğrenciler için bulunmaz bir fırsattı. Bir de yazarlar ile iletişime geçebiliyor oluşunuz da ayrı bir güzellikti tabi ki. Ama elbette ki her güzel şey gibi ( güzelliği göreceli bir kavram çok sevdiğim söylenemez) bunun da suyunu çıkardılar.

Öncelikle hikâye yazabilmek elbette ki kolay bir şey değil. Bir emek verildiğinin, vakit harcandığının, kurgu üzerine planlar yapıldığının farkındayım. Kimsenin emeğine hakaret etmek gibi bir niyetimde yok. Ama neredeyse hiçbir şekilde vakit harcanmadan kurgu üzerinde adam akıllı planlamalar yapmadan Allah ne verdiyse şeklinde bir giriş yapıp o hikâyeyi yayınlayıp bir de üzerine çok ilginç bir şekilde ileri seviyede özgüvenli bir biçimde hikâyelerine yapılan eleştirileri kabul etmeyip söz de sıkı takipçi olan “fanlarınızı” bu insanlara yönlendirme cesaretini nasıl buluyorsunuz gerçekten merak ediyorum.

Hakaret, küfür vb. içerikler olmadan yapılan eleştirileri hiçbir şekilde kabul etmeyip sizden yaşça büyük olan insanlara ters cevaplar vermeyi, eleştirileri çok kötü bir biçimde reddetme hakkını kendinizde nasıl buluyorsunuz onu da bilmiyorum.

Öncelikle bir hikâye yazılıyorsa belirli bir konusu olmalı o konu üzerinden bir giriş yapılmalı gelişme kısmında ki olay örgüsü dikkatli bir biçimde işlenmeli ve sonuca öyle ulaşılmalı diye biliyorum. Zira okuduğum belki de iki binden fazla kitaptan ben bu çıkarımları yapmış bulunuyorum.

Platformda ki hikâyelere baktığınız zaman elinizi her çarpışınız bir CEO’ya denk geliyor zaten. Türkiye de bu kadar şirket olmasını geçtim. Bu CEO’ların 23-30 yaş arasında süper yakışıklı, birkaç dil bilen, acayip derecede zeki ve seksi olan, cinsel açıdan nice jigololara taş çıkartabilecek ve yine çok ilginçtir ki karanlık bir yanı olan ama özünde paçalarından masumiyet akan adamlar olması hakikatten çok garip. 

Zira benim denk geldiğim şirket sahiplerinin – CEO demiyorum bakın çünkü o farklı bir kavram- yaşlarının en az 45 oluşuna ne demeli? Metre kareye 23 CEO düşüyorsa bize de bırakın da biz de nasiplenelim lütfen.

Bir de şey var yani ben anlamıyorum hepimiz cinayet kelimesi ile karşı karşıya gelince ürperip katillere birçok söz söylerken ölen insanlar için üzülüyoruz. Ama ne tesadüftür ki CEO’muz ya da erkek karakterimiz ya da yüreği merhametli insan birilerini öldürdüğü zaman aşkımız! İçin o adamın başkalarını öldürmesini hiçbir şekilde umursamıyoruz. Ne de olsa CEO’muz adam gibi adam diğer herkes düşman.

Kurgu olduğunu gerçek olaylara dayanmadığını elbette ki biliyorum. Tarihle az biraz alakası olan historical romanlara gerçekten tutkun bir insan olarak hayaller Judith romanlarındaki erkek karakterler gerçekler… Yani neyin ne olduğunun farkındayım ama keşke okuyucuların kalan kısmı da farkında olsa. Erkek karakterin mühim özeliklerinden sonra sıra bayan karakterimize geliyor.

Bir kere beni en çok rahatsız eden şey kadın karakterlerin ısrarla ama ısrarla masumiyet kavramı ile birlikte bir kalıba sokulması.

Masumiyet algısı da çok ilginç lakin neden her kadın bu kalıba sokuluyor anlayabilmiş değilim. 21. Yüzyılda yaşıyoruz ülkemiz teknolojik açıdan dünyanın bir numarası olmasa bile pek çoğumuz internet kullanıyoruz. Sosyal medya hesaplarımız var ve yeni bilgiler edinmek sadece parmak uçlarımıza bakıyor. Ama yazılan bu kadın karakterler çok zeki oldukları okullara derecelerle girdikleri halde öpüşmenin ö’sünü bilmiyorlar. Sevişme kelimesi zaten error verme sebebi.

Bu cümleyi okuyanlar herkes öpüşmeli mi ya da sevişmeli mi diyebilirler. Hayır, elbette ki değiller ve bu kişinin kendine özgü olan hakları içerisindedir. Kiminle nerede, ne yapacaklarına hiçbir şekilde karışmıyorum ki karışmak bana düşmez bile. 

Ama kimse bana o adını listelere altın harflerle yazdıracak kadar büyük okullara girebilecek olan 17-18 yaşındaki ya da 23-26 yaşındaki genç kızların hiçbir şekilde bir şey bilmiyor oluşlarına inandıramaz. 

Hayır, yazdığınız kadın karakterler sürekli roman okuyan insanlar, fantastik, ütopya, distopya, historical vb. hemen hemen her tarz da mutlaka cinsel imgeler bulunur. Yani masumiyeti bacak arasına kadar indirgemeyi biliyorsanız eğer rica ediyorum ya bu kızları bu kadar zeki bir karakter olarak lanse etmeyin ya da şu masumiyet etiketini yapıştırmayın. Gerçekten zeki olan insanlara hakaret ediyorsunuz çünkü.

Kurgularınızda ki kimin eli kimin belinde, cebinde vb. unsurlara değinmek bile istemiyorum zira bazı kitaplarda ki ekstra geniş karakterler sağ olsun tecavüz mağduru kızın yanına tecavüz eden erkekleri aile bireyi şeklinde bir kurgu içerisinde yazarak mutlu mesut bir aile tablosu çizmekteler.

Değinmek istediğim son nokta da kitap olma mevzusu. Bu sözüm her kitabı çıkana değil ama bana göre kitabınızı bastırma hevesine girmeden önce o tıklanma sayılarını vb. tüm sayısal verileri göz ardı ederek kitabım basılmayı hak ediyor mu sorusunu nesnel bir biçimde göz önüne alarak cevaplamanız gerektiği. 

Zira yine metre kareye 43 bad boy düşmesinden gına geldi. Yine aşkla cinselliği karıştıran ilk öpüşmede hoşlanan ilk sevişmede âşık olan karakterlerinizden bıktık artık. 

Birbirinin tekrarı kurgularınız, yerli yerinde ve yeterli bir biçimde veremediğiniz betimlemeleriniz, kitabınızın hiçbir parçasında 1 satır bile bulanmayan gerçeklik yoksunluğundan, ilginç gelsin diye psikolojik kavramları kafanıza göre karakterlerinize empoze etmenizden gerçekten yorulduk. 

Özgün bir üslup geliştirebilmek adına çabalamak yerine adeta birer Amerikan dizisi çevirisi okurmuşçasına kurduğunuz cümleler gözlerimiz de yaşların birikmesine sebep oluyor. Bir kitap evine girdiğimiz zaman “Yeni Çıkanlar” rafına baktığım da sırf fazlaca tıklandığı için Wattpad den kitap olarak çıkmış her basılı eseri o rafta görmekten gerçekten memnun değiliz. Her neyse. 

Tabi ki bu genel bir eleştiriydi. Her kitap için bunları düşünmüyorum. Kaleminin keşfedilmesini merakla beklediğim pek çok insan var ama bu eleştiri sanırım %85 lik bir kesimi kapsıyor. Birçoğunun bu yazıyı umursamayacağını bildiğim halde yazmasam içimde kalırdı.  

Başka bir yazıda görüşmek üzere.



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Olur da eserse diye.